PLASTİKLER Mİ ÇEVRECİ DEĞİL YOKSA BİZLER Mİ?

111767

BPA varlığının risk oluşturabilmesi için PC damacanalardaki doğal kaynak ve mineralli suların 35 derecede yaklaşık 32 yıl depolanması gerekir veya sağlık açısından bir risk oluşturabilmesi için bir yetişkinin günde 1200 litre (60 damacana), bir bebeğin günde 120 litre (6 damacana) su içmesi gerekir.

Bisphenol A nedir?

Bisphenol A, polikarbonat plastik ve yapay reçinelerin yapımında kullanılan endüstriyel bir organik kimyasaldır. 40 yılı aşkın süredir güvenle kullanılmaktadır. Bisphenol A, PET plastik üretiminde kullanılmaz. PET genellikle tek kullanımlık servis eşyalarında, su ve içecek şişelerinde tercih edilen bir ambalaj malzemesidir.

Hacettepe Üniversitesi Gıda Araştırma Merkezi’nde polikarbonat damacana ambalajları ile ilgili yaptığı araştırma sonuçlarına göre Bisphenol A BPA maddesi, tabiatta her yerde vardır. Bu maddenin insan sağlığına zarar veren hale gelebilmesi için 35 derece sıcaklıkta 60 gün süreyle bekletilip, bu damacanalardan da günde bir kişi tarafından en az 60 tane tüketilmesi gerekmekte olduğu belirtilmektedir.

Su damacanalarının plastik yerine cam olması sağlık yönünden daha iyi olur mu?

Hayır. Çünkü Damacanalar dönüşümlü ambalajlardır. Her dolumdan önce tam otomasyon sistemlerle yıkanması ve Sterilizasyon işlemine tabi tutulması gerekmektedir. Yıkama işleminin ise işin tekniği açısından ve Sağlık Bakanlığı Yönetmeliklerine uygun olarak min 55 C ve üstü bir ısıda gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Cam ambalajı bu ısıda yıkamak teknik açıdan mümkün olamamaktadır. Çünkü Cam ambalaj bu ısıda çatlamakta ve kırılmaktadır. Ayrıca camın ağır oluşu lojistik açıdan büyük zorluklara neden olmaktadır. Bu nedenlerle Damacanada Cam kadar sağlıklı olan Polikarbonat Ambalajlar kullanılmaktadır.

Plastiklerin üzerinde yer alan 1,3 ve 7 numaraları ne anlama gelmektedir?

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği’nde yer alan bu rakamlardan 1 polietilen teraftalat (PET), 3 polivinil klorürü (PVC), 7 ise polikarbonu da içeren numaralandırılmamış diğer ambalaj malzemelerini ifade etmektedir. Ambalajın, geri toplama sürecinde kolay ayırt edilmesi ve ambalaj materyali konusunda tüketicinin bilgilendirilmesi amacı ile gönüllü olarak yazılmaktadır. Bu rakamların, ambalajların sağlık açısından güvenilirliği ile ilişkisi bulunmamaktadır

Pet şişe kullanımı sağlıklı mıdır?

Evet. Kullanılan hammaddeler tedarikçi firmalar tarafından Türk Gıda Kodeksine uygun olarak Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın izni ve denetimi altında üretilmektedir. PET şişeler güneşte bekletilirse insan sağlığına zararlı etkisi olmasa da tat ve koku açısından sorun yaratan Asetaldehit oluşmaktadır.

Plastik Poşetler konusunda, AB ülkelerinde İtalya dışında hiçbir ülke yasaklama yolunu
kullanmamıştır. Dünya genelinde ise milli geliri 10 bin doların altında olan Arjantin, Bostwana,
Makedonya, Çin, Kenya, Bangaladeş, Rwanda, Togo gibi ülkelerde yasaklamaya gidilmiştir.

-Küresel ısınmaya neden olduğu gerekçesiyle eleştirilen plastikler toplam petrolün sadece
% 4’ü kullanılarak imal ediliyor ancak plastik kullanımı ile % 10 petrol tasarrufu
sağlanıyor. Plastik petrolün artışına neden oluyor.

-1978’de 20 gram gelen bir poşet bugün sadece 5 gram geliyor ve aynı işi yapıyor.
Alternatif malzemelere göre daha ucuz olan ve daha az kaynak tüketen bir malzeme,
ekolojik değil de nedir?

-Ülkemizde 350 bin tonlara ulaşan plastik atıkların yakılarak enerjiye dönüştürülmesi ile
1 milyon 500 bin kişinin yıllık enerji ihtiyacı karşılanabilir.

•Plastikler üretim ve geri dönüşüm aşamaları düşünüldüğünde en çevreci malzemedir.

•Plastik geri dönüştürülürken en çevreci malzemedir. Örneğin; Kâğıt en fazla 5 kere geri dönüştürülürken, plastiği onlarca kez geri dönüştürebilirsiniz.

•Plastik geri dönüştürülürken en az enerjiyi harcar…

Plastik: 120 ile 200 derece
Alüminyum: 650 derece
Cam: 1400 derece

•Plastik maddesi doğada da bulunur…

Plastikler petrolün damıtılması ve doğal gaz gibi doğal kaynaklardan elde edilen hidrokarbonların polimerleştirilmesi ile elde edilen maddeler olup doğada da bulunurlar.

•2008 yılı verilerine göre dünyada tüketilen toplam plastik miktarı 180 milyon ton olup bu plastiklerin yaklaşık yılda 50 milyon ton’luk kısmı plastik poşetler dahil tüm ambalaj sektöründe büyük bir güvenle kullanıldı.

•Dünya petrolünün sadece yüzde 4’ü plastik üretiminde kullanılır. Bunun da yalnızca yüzde 1’i ile plastik poşetler üretilir. Ne yazık ki, petrolün çoğunu ulaşım ve enerji için harcıyor, dünyamızı hızla kirletiyoruz.

•Bugün plastikten üretilen ambalajlar eğer ahşap, cam, kâğıt, karton veya alüminyumdan üretilseydi, ambalajların ağırlığı ve buna bağlı olarak nakliye giderleri 4 katına çıkacaktı. Bu ambalajları üretmek için iki katı enerji harcanacak ve çöpün hacmi de 2,5 kat artacaktı. (Kaynak: Almanya Ambalaj Piyasası Araştırma Kurumu)

•Dünyadaki ürünlerin yüzde 50’sinden fazlasında plastik ambalaj kullanılır. Plastik dışındaki ambalajların ağırlığı ortalama 4 kat, imalat maliyetleri ve enerji tüketimleri 2 kat, atık hacimleri ise 1,5 kattır. (Kaynak: Kimya Sanayi Özel İhtisas Komisyonu Dokuzuncu Kalkınma Planı (2007-2013) Plastik Ürünler Çalışma Grubu Raporu)

•Son on yılda plastik teknolojilerindeki gelişmeler sayesinde plastik ambalajlar ünite basına yüzde 28 hafiflemiş durumda.

-1965 yılında yoğurt kabının ağırlığı 6.5 gramken bugün 3.5 grama indirildi.
-Plastik süt şişelerinin ortalama ağırlığı 1973’de 110 gramken bugün 72 gram.
-1977 yılından sonra plastik şişelerin ağırlığı (2 litrelik) 68 gramdan 51 grama düşürülerek ağırlığı yüzde 25 azaltıldı.
-ABD’de 20 yılda süt ve meyve suyu plastik paketleme malzemelerin ağırlığı yüzde 30 azaltıldı.

•Plastik pencere, boru, su depoları gibi ürünlerle binaların yapı taşlarından biri olan plastiğin en yaygın kulanım alanı da PVC doğramalar. Ahşap yerine doğru bir PVC uygulaması sayesinde bir bina yüzde 30 daha az enerji tüketiyor. Bu daha az yakıt tüketimi ve dolayısıyla atmosfere daha az karbon dioksit salınımı demek. Binalarda kalıcı ve sağlam çözümler sağlayan plastik, diğer malzemeler gibi zamanla kolay kolay aşınıp bozulmuyor. Altyapıda döşenen plastik kablo ve boruların ömrü 50 yıla kadar varıyor.

•Plastik malzemelerle yapılan yalıtım sayesinde, 1970’lerden beri Avrupa’da 5 milyar galon akaryakıta eşit miktarda enerji tasarrufu sağlandı. (Kaynak: PlasticsEurope)

•Otomobillerde kullanılan her 100 kg’lık plastik parça, her yıl Avrupa’da yakıt tüketimini 12 milyon ton, karbon dioksit salınımını yılda 30 milyon ton azaltır. (Kaynak: PAGEV)

•Plastikler evlerimizde de yakıt tüketimini ve karbondioksit salınımını azaltır. Plastikler yenilikçi kullanımları sayesinde yakıt tüketimini metrekare başına 3 litreye düşürür. Bir evin metrekare başına yakıt tüketimi ise ortalama 20 litredir. Bir evin yalıtımında kullanılan 50 kilogramlık plastik malzeme, ısınma amaçlı kullanılan yakıttan yılda 150 litre tasarruf sağlar. (Kaynak: PAGEV)

•Plastikler atık olmak için fazla değerlidir. Kullanımlarını tamamladıktan sonra geri dönüştürülebilir ya da alternatif yakıt olarak kullanılabilirler. Plastiklerin ısı değeri kömürle neredeyse eşittir ve daha az karbon dioksit açığa çıkarır.

•Dünyada içilebilir sudan mahrum 1 milyarın üzerinde insan var. Plastikler sayesinde su ekonomik, güvenilir ve sağlıklı bir şekilde onlara ulaştırılabiliyor. (Kaynak: PAGEV)

•Kaynakları korurken aynı zamanda teknolojinin ihtiyaçlarını karşılayabilen, plastiğin yerini alabilecek bir başka materyal yok.

•Avrupa’da ambalajların yüzde 17’si, tüm tüketim malzemeleri ambalajlarının yüzde 50’si plastik. Plastik olmasaydı ambalaj ağırlığı dört katına, üretim masrafı ve enerji tüketimi iki katına çıkardı ve atık hacmi yüzde 150 artardı. (Kaynak: PAGEV)

•Plastikler hayatımızı daha güvenli kılar: Hava yastıkları, emniyet kemerleri, bebek koltukları, motosiklet kaskları, tıp gereçlerinin yaygın üretimi plastikler sayesinde mümkündür.

•Yapılan bilimsel araştırmalar, plastik biberonlar ve damacanalarda bulunan BPA maddesinin; bebekler ve insan sağlığı açısından risk taşıdığına yönelik sonuçlar içermiyor. Kesinleşmiş bilimsel veriler olmadığı halde, BPA aleyhine yorumların yapıldığı ve kararlar alındığı görülüyor. (Kaynak: STATS [Statistical Assessment Service – İstatiksel Risk Değerlendirmesi Servisi], Almanya Toksikoloji – [Germany of Society Toxicology] )

•Dünyada ilk kez Türkiye’de yapılan araştırma, BPA maddesinin suya geçme riskinin insan sağlığına etkisinin ”yok denebilecek düzeyde” olduğunu ortaya koyuyor. Yapılan araştırma, bir insanın PC damacanalardan sağlığını tehdit eder düzeyde BPA alabilmesi için, günde 60 damacana, bir bebeğin de 6 damacana su içmesi gerektiğini gösteriyor. [Kaynak: Hacettepe Üniversitesi Gıda Araştırma Merkezi (HÜGAM) Raporu ]

•Avrupa Gıda Otoritesi EFSA tarafından yapılan çalışmalar, BPA ile ilgili herhangi bir yasaklama kararının alınması gerektirecek bir durumun olmadığını gösteriyor. 2006’da EFSA tarafından belirlenen ve 2008’de yeniden teyit edilen, BPA için tolere edilebilir günlük alım miktarı olan 0.05 mg/gr-vücut ağırlığının revize edilmesine neden olacak yeni bir delil olmadığı görülüyor. [Kaynak: EFSA ( Avrupa Gıda Otoritesi) ]